Kıbrıslı Türkler, denklemin neresinde?
Öncelikle şu “TEKNOFEST” konusuna kısaca değinmek istiyorum.
Teknoloji meraklılarını bir araya getirecek olan “TEKNOFEST KKTC” son derece önemli bir olaydır.
1, 4 Mayıs 2025 tarihlerinde Ercan Havalimanı Eski Terminal Binası'nda düzenlenecek olan bu etkinlik, belki de bir daha hiç düzenlenmeyecek.
Büyük bir organizasyon, genç, yaşlı, öğrenci, herkesin gitmesi gerektiğini düşünüyorum.
Böylesi bir organizasyonun ulaşım anlamında çok daha iyi hazırlanması gerekiyordu.
Hem 1 Mayıs’ın tatil olması, hem de ilk güne denk gelmesi, ulaşımı yetersiz bıraktı, pek çok insan yoldan geri döndü.
Hele çocuklar, gençler, öğrenciler mutlaka bu fırsatı iyi kullanmalı.
Siyasetten, siyasi yanlışlardan ayrı tutulması gereken bir konudan söz ediyoruz.
Son derece anlamsız, gereksiz bir tepki var ki çok şaşırdım.
Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikasının, "Çocuklarınızı TEKNOFEST'e götürmeyin" çağrısı bir kez daha altını çizeyim son derece anlamsız ve gereksiz.
İki yanlış bir doğru etmez.
Bunu yazının başında söylemek istedim.
Son yazımda, “Mülkiyetle ilgili ciddi iddialar” başlığını kullandım.
İçerikten bir kısım paylaşarak devam ediyorum;
“Son dönemde, Kıbrıslı Türkler de yurt dışına seyahatle ilgili çeşitli sorunlar yaşıyor. En çarpıcı iddiası ise bazı Kıbrıslı Rumların Kuzey Kıbrıs’taki Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvurarak tazminat talebinde bulundukları, süreç devam ederken aynı zamanda Rum polisine başvurup ilgili kişileri tutuklattıkları yönünde.
Bu son derece önemli bir konu, önemli bir iddia.
KKTC de yatırım yapılan, 1974 öncesi Rumlara ait taşınmazlarla ilgili tutuklanan, başka ülkelere alınmayan iş insanları var, bu konu ciddiyetini koruyarak devam ediyor.”
Çeşitli görüş ve yorumlar aldım, konu ile ilgili olarak tartışmalar devam ediyor.
Ve bilindiği gibi tartışılan bir başka mesele;
“Kıbrıs Cumhuriyeti Hükümet Sözcüsü Konstantinos Letimbiotis, Türkiye’nin limanlarını, Kıbrıs Cumhuriyeti gemilerine açması karşılığında Türk işadamlarına AB vizesi verilmesi önerisini AB’ye yaptıklarını doğruladı.”
Böyle bir teklifin kabul görmesi ne kadar yakın, onu bilemeyiz.
Ama Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, pragmatik en zor konularda bile, zor kararlar verebilen bir lider.
Nitekim Türkiye çok farklı konuları tartışıyor.
Bu sebeple ne olacağını kestirmek güç, Türkiye’nin ABD ve AB ile olan ilişkilerinde her konu karşılıklı çıkarlar üzerinden yürüyor.
Uluslararası diplomasi bu gerçeği dayatıyor, esas üzerinde durulması gereken, Kıbrıslı Türkler ne kazanacak?
Kıbrıslı Türkler bu ülkenin ana unsurlarından biri olarak bu teklifler, pazarlıklar, karşılıklı al, verler, bu noktalarda ne kadar söz sahibiyiz?
Bu konular çok ciddi ve pek çok noktayı farklı yerlere getirebilecek etkinliğe sahip.
Türkiye dışişleri Bakanlığı bu meselenin “hayal ürünü” olduğunu açıkladı.
İhtimal vermemekle, Kıbrıs konusunda, radikal adımlara şaşırmayacağımın altını da çizmek isterim.
Ve yine söylüyorum, bunlar ilerleyen zamanlarda daha çok gündem olacak, tartışılacak, bu kaçınılmaz, bu sorun çözülmüyorsa, farklı unsurlarla farklı yaklaşımlar mutlaka masaya gelecek.
İşte işin özüne yeniden geliyoruz, biz bu denklemin neresindeyiz?

Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.