E.. Bu olmadı yahu. % 7,5..

Şu Asgari Ücret meselesi. Oldu mu peki ? Hayır olmadı. Yanlış oldu. Hükümet kanadı işverenle bir anlaşma yaptı ve % 5’ten başlayan pazarlık % 7,5’e bağlandı ve Çalışma Bakanlığı ile İşveren tarafı anlaştı ve Asgari ücreti belirledi. Şimdi olaya iki boyutuyla bakmak lazım. İşveren tarafı asgari ücret ödemekte zorlanıyor. Peki hangi işveren tarafı ödemekte zorlanıyor diye bir soracak olursak bu kesim küçük esnaftır. Büyüklerin kesinlikle böyle bir sıkıntısı yok. Tamamda asgari ücreti % 15 yapın diyen yok, en azından belirlenen hayat pahalılığı yanı % 11 verilebilirdi. Inanın ki % 11 büyük bir rakam değil.

Dedim ya konuyu iki açıdan ele almak lazım. evet doğrudur; küçük esnaf asgari ücret ödemek de zorlanıyor ama olayın bir de ikinci boyutu var; o da işçi tarafı. Inanın ki işçi tarafı da geçinmek de ciddi ciddi zorlanıyor. Son birkaç yıldır asgari ücret artışları hayat pahalılığı oranında veriliyor.

Düşünsenizze memurlar % 11’I alacak. Memur ve sosyal sigortalı emeklileri % 11 hayat pahalılığı alacak ancak on binlerce asgari ücretli hayat pahalılığı oranında bir artış almayacaklar. Şimdi bu durum hakkaniyetçe oldu mu ? Hayır olmadı. En azından on binlerce asgari ücretle geçinmek zorunfda olan vatandaş da dört aylık hayat pahalılığı oranını almalıydı.

Beyler bu doğru olmadı. Ne İsadan ne Musadan, hakça konuşacak olursak Hükümet kanadı ile İşveren tarafı yanlış yaptı.

VAZGEÇİN BU BİN EURO MESELESİNDEN

Neymiş efendim bin avro asgari ücret olur muymuş. Evet olur, hatta daha fazlası da olur. Neden olur peki ; çünkü KKTC topraklarında bin avronun alım gücü düşük. Vay efendim asgari ücret bin avro olmuş ve bu parayla geçinilebilirmiş. Son derece yanlış. KKTC piyasaları o kadar pahalı ki kimse bin avroya geçinemez.

Marketlerin pahalı olmasından market sahipleri bie yakınıyor. Tüccarlar artış yaptık sonra artış yapıyor. Ithalat rakamları düştü. Neden satış yok çünkü, satış dültü. Maaşını alan vatandaş avro satın alıp Güney Kıbrısa akin ediyor, ya da avro almaya parası yoksa dahi Güney marketlerine gidip kredi kartlarıyla alış veriş yapıyorlar. Neden peki ; çünkü Güneydeki marketler Kuzeyden ciddi anlamda daha ucuz, restoranlar Kuzeydeki restoranlardan daha ucuz. Alış verişini de yapıyor, yemeğini de yiyor ve geliyor.

Işte bu nedenle asgari ücret de hayat pahalılığı oranında artırılmalıydı.

HAYATI UCUZLATMIYORLAR

Bir başka sorun da bu değil midir? Hayat pahalılığı bir şekilde düşük çıkarılıyor. Defalarca kez yazdım söyledim, yine yazmakta ve söylemekte çekinmiyorum. Belirlenen hayat pahalılığı kesinlikle doğru değildir. Kasım ayı hayat pahalılığı % 0,78, Aralık ayı hayat pahalılığı % 1,10. Siz inanıyor musunuz bu rakamlara. Şahsen ben inanmıyorum.

Hem hayat pahalılığı düşük belirleniyor hem de hayataın ucuzlatılması için hiçbir adım atılmıyor. Hem hayat pahalılığını düşük belirleyeceksin, hem hayatı ucuzlatmak için bir adım atmayacaksın hem asgari ücreti düşük belirleyeceksin, seyrüseferler % 170 artırılacak. E peki sormak lazım bu insanlar nasıl geçinecek.

Eğriye eğri doğruya doğru. Bu böyle olmaz, bu sürüdürebilir bir durum değildir.

Hükümet asgari ücreti yeniden gözden geçirip hayat pahalılığı oranında vermelidir. Böyle devam ettiği sürece ekonominin Güneye kayması engellenemeyecektir. Ekonomi güneye kaydığı zaman ithalat oranları düşecek, marketler daha az satış yapacak, kasaplar neredeyse hiç satış yapamayacak ve böylelikle Maliye bakanlığı dah az vergi toplayacak ve bütçe açığı daha fazla olacaktır.

Olay bu kadar basittir. Memleketi zor günler bekliyor, peşinen söyleyim ama Kamu Maliyesini gerçekten zor günler bekliyor..

*********************

Günün Sözü

Bunca kalabalığın içinde yalnız olmak! Her şey bu kadar siyah ve ciddiyken, en aptalca hayalin lafı bile titretmeye yetiyor beni.

Charles Dickens