“Emeklilik yaşı” tartışması

Yayın Tarihi: 03/12/25 07:30
okuma süresi: 4 dak.

Her taraf, her kesim, her insan, çözüm bekliyor.

İş dönüp dolaşıp siyasete, siyasetin yapabileceklerine veya yapamayacaklarına geliyor.

Halkın beklentilerinden kopmamak gerek, elbette her şey olmaz, ancak olabilecekler üzerinden, bir mümkünler hazırlığı yapılmalı.

On konunun ikisi, üçü bile hayata geçse, geçirilse büyük bir kazanımdır, değerlidir, bir başlangıçtır.

Altını çizeyim, halktan kopmadan, nabzı iyi tutarak, okuyarak, mesajları alarak.

Kamu düzenine dair eksilikler, aksilikler, düzensizlik ve suiistimaller, gerçek anlamda çözüm isteniyorsa, güçlü bürokrasi, sendikal destek şart.

Herkes, hepimiz, vergisini verdiğimiz ve hak ettiğimiz kamusal hizmetleri almaktan başka bir şey istemiyoruz.

Amaç ayni aslında, amaç da, şikâyet de ayni.

Tek gaye, “hiçbir şey eskisi gibi olmasın” mesele niyet.

Hepsi, güzel, hoş, anlatılıyor, konuşuluyor, tartışılıyor.

Siyasetçinin sorunu, bir sonraki seçimi düşünmek, hesaplamak ve siyasi kaygı taşımak.

Oysa ilk düşünülmesi gereken, genel olarak halkın memnuniyeti olmalı, bunu başardıktan sonra siyasi kaygıya yer kalmaz.

Popülizm bu ülkenin en büyük sorunu.

Gerçekçi, şeffaf, söylenenle, yapılanlar arasında tutarlı olmak, halkın beklentisi bunlar.

Ve 19 Ekim seçiminde, bu beklenti de açık ve güçlü şekilde ortaya kondu.

Bütçe görüşmeleri, son aşamaya geldi, gelirler, giderler, borçlar, kamunun kaynakları, projeler, bir planlama ile kamuoyunun önünde.

Hem siyasi, hem rakamsal, hem gerçek, hem de gerçek dışı, olan biten ne varsa, net olarak görülüyor.

Bu ülkenin, bu devletin, kurumların, mevcutlar dışında, kaynak yaratması ya da tasarrufla gider azaltması gerek.

Emeklilik yaşı üzerinden bir de tartışma var.

Aslında tartışma, yanlış bir noktadan yapılıyor.

Tartışılan, gündem yapılan, genel olarak emeklilik yaşının düşürülmesi değil.

Konu şu, 1 Ocak 2008 öncesi sigortalı olarak çalışan insanların, Emekçilerin, bir gecede değiştirilen bir yasanın emeklilik yaşını yukarıya atması.

Çalışmaya yeni başlamış çalışanlar zaten bu yasayla, yeni emeklilik yaşına tabi oldular, ancak konu çalışmaya başladığı zaman, örneğin emeklilik yaşı 55 olan bir kişinin, bir gecede emeklilik yaşının 60’a yükseltilmesidir.

CTP Milletvekili Devrim Barçın, konuyu gündeme getirdi ve şunları söyledi;

“01 Ocak 2008 öncesi, sigortalı çalışanların emeklilik yaşı bir gecede yükseltildi ve bir mağduriyet oluştu. Bu yıllardır çözülmedi. Komite toplantısında EYT hakkını dile getirdik ancak yetkililerden “şu an kesinlikle mümkün değil” yanıtını aldık. Biz çalışacağız ve hakkı olana hakkını teslim edeceğiz.”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Oğuzhan Hasipoğlu konuya şöyle bir açıklık getirdi;

“Aktif, pasif dengenin 4’e yaklaşması halinde, emeklilik yaşı yeniden değerlendirilebilir.

Bu 3.50’yi biraz daha artırırsak ve dörde yakın bir noktaya getirirsek, bu 60 yaş meselesini gündeme alabiliriz. Emeklilik yaşının düşürülmesi neden gündeme alınmasın?”

TDP Genel Başkanı Zeki Çeler, bilindiği gibi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da yaptı, bu konudaki düşüncelerini sordum, şunları anlattı;

“Bu konu sigortaları batırma girişiminden başka bir şey değildir. Sigortalar halen borç ödüyorsa, ihtiyat sandığına borç varsa, bu mümkün değil. Şovdan öte değil, denge 4 olsa da genel sağlık sigortasını hayata geçirmezseniz, yine yapamazsınız. İnsanların beklentisini oya çevirmekten başka bir işe yaramaz. Bu büyük bir lükstür.”


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları