Kalp krizi “aniden” olmaz
Siyasette dışında oluşan gündeme bakıyorum.
Tabi ki çok konu var, çok yer ve kesimde ciddi sorun ve sıkıntılar yaşanıyor.
Gündem de olan, daha çok ön plana çıkan konular dışında, yaşamla süren zor mücadeleler devam ediyor.
Çok başka, çok farklı yerlerde, başka başka hayatlar ve yaşamlar, öncelikleri değişken olmakla beraber sürüyor.
Mahkemelerde yoğunluklar, alacak, verecek, borç davaları, kredi kartları, büyüyen bir borç yükü.
Bununla gelen stres, kişisel başlayıp, aileye ve topluma yansıyan zararlı süreçler.
Görünmeyen ama yaşandığı yerde devam ve büyüyen meseleler.
Aileler arasında ekonomik uçurumlar, bunun getirdiği yansıma ile eğitim de, okullar da, çocuklar arasında, özel ve kamu eğitimi arasındaki eşitsizlikte, birçok yerde bunlar yaşanıyor.
Siyaset ülkemizde çok öncelikli bir yerde.
Küçük bir ülke olmanın, kötü bir tarafı herhalde.
Kanunsuz, yasa dışı, görevi kötüye kullanma, kamuyu, vatandaşın hakkını ihlal etme, konu ne olursa olsun, mutlaka ki cezasız kalmaz.
Ülke gündeminde olan bu tür konuları, elbette takip etmeye devam edeceğiz.
Bunların gün yüzüne çıkmasını, yargısız infaz yapmadan, hakaret etmeden, kendimizi polis veya mahkeme yerine koymadan, yargı gibi hüküm yaratmadan, doğruyu, yanlışı ayırarak, yorumlayacağız.
Hani çok kullanılan bir cümle var “Gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır" işte aynen bu şekilde, hukuk ve yargıya güveneceğiz.
Dikkat çekiyor mu, bilmiyorum.
Git gide normalleştiğini görüyor ve üzülüyorum.
Her fırsatta dikkat çekmeye çalışıyorum.
Ani ölümler, üstelik genç yaşta ve de ağırlıklı olarak kalp, damar hastalıkları sebebiyle.
Ciddi bir artış var, normalleştirme, sıradanlaştırma ve kabullenme tehlikesi büyüyor.
Son zamanlarda böyle bir ölüm vakasının yaşanmadığı gün yok, üstelik birden fazla.
Kalp ve damar sorunu yaşamış, kalp krizi ile tanışmış, yüzleşmiş biri olarak, belki bu konuda daha hassas olmuş olabilirim.
Ama bu sorunun var olduğunu ve normalin üstünde büyüdüğünü kabul etmeliyiz.
Mutlaka tedbir, ön alma, erken müdahale etmenin yolları vardır.
Ancak herhangi bir çaba, bir bilinçlendirme, bir seferberlik, bir çağrı, yardımı olacak bir adım göremiyorum.
Bu beni gerçekten şaşırtıyor.
Sebepleri ile ilgili çok taraflı tartışmalar var ve bu bütün dünyanın konusu.
Pandemi zamanına atıfla aşılar deniyor, virüsün kendisinin kalbe ve damarlara verdiği zarara bağlayanlar da var.
Bilimsel olarak kanıtlanmış bir sebep veya sebepler yok.
Peki, yapılacak hiçbir şey yok mu?
İş yine kişisel çabaya, kendini korumaya geliyor.
Mutlaka üzerinde durun, bilinçlenin, belirtileri öğrenin, tüm kontrol ve muayeneleri yaptırın, kaybedecek bir şey yok, ama kazanacak çok şey var.
Özellikle orta yaşlarda olan herkes, kalp damar sağlığı ile ilgili kontrollerini aksatmasın.
Kendimden örnek vereyim, ilk başlarda hiçbir gösterge yoktu, her şey normaldi, kontroller sonrası damar tıkanıklığı ortaya çıktı ve erken müdahaleler yapıldı.
Vücut mutlaka sinyal verir, ani diye bir şey yok, küçümseyerek, başka sebepler arayarak hafifletmek, erken müdahaleye geciktirir.
Kendiniz, sevdikleriniz için en erken zamanda kontrol ve gerekli tetkikleri mutlaka yaptırın, önce davranan siz olun.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.