CTP’nin Bugünkü Misyonu: Toplumsal Dönüşüme Öncülük Edecek Siyasal Yapıyı Oluşturmak
Cumhuriyetçi Türk Partisi’nde (CTP) yaşanan genel başkanlık değişimi, kendi başına bir hedef değildir. Bugün CTP’nin önündeki esas görev, ilkelerinden sapmadan, toplumsal dönüşüme öncülük edecek güçlü bir siyasal yapıyı inşa edebilmektir. Değişim ancak bu hedefe hizmet ettiği ölçüde anlamlı ve kalıcı olabilir.
Tufan Erhürman’ın cumhurbaşkanı seçilmesiyle boşalan genel başkanlık makamına, %52 gibi yüksek ve güven veren bir oy oranıyla Sıla Usar İncirli’nin getirilmesi, bu doğrultuda atılmış önemli bir adımdır. Parti tarihinde ilk kez bir kadın genel başkanın seçilmesi, CTP’nin değişimi yalnızca söylem düzeyinde değil, siyasal pratikte de hayata geçirme iradesini ortaya koymuştur. Ancak bu iradenin başarıya ulaşması, tekil bir liderlikten çok, güçlü bir kolektif yapının oluşturulmasına bağlıdır.
Bu bağlamda, mevcut Genel Sekreter Erkut Şahali ile bir önceki Genel Sekreter Asım Akansoy’un rolü özel bir önem taşımaktadır. Bu iki deneyimli ismin, sahip oldukları birikimi, siyasal deneyimi ve parti disiplinini ortaya koyarak; Sıla Usar İncirli’ye ve dolayısıyla partiye açık, güçlü ve görünür bir destek vermesi büyük değer taşımaktadır. Bu yolu yürürken, yeni genel başkanın ve partinin toplumsal başarı elde edebilmesi için katkılarını esirgememeleri, CTP’nin ortak akıl geleneğine doğrudan hizmet edecektir.
Bu tutum, yalnızca parti içi uyumu güçlendirmekle kalmayacak; aynı zamanda CTP’nin bölüneceğini uman, bu yönde beklenti içinde olan çevrelerin de yanıldığını açık biçimde gösterecektir. Diğer partilerde sıkça görülen bölünmelerin aksine, CTP’de sergilenecek bu birleşme ve dayanışma kültürü, topluma güçlü bir güven duygusu verecek; CTP’yi yeniden istikrarın ve umutlu siyasetin adresi haline getirecektir.
CTP’nin yeni dönemde öncelikle ele alması gereken temel başlıklar arasında Kıbrıs sorunu ve Türkiye ile ilişkiler yer almaktadır. Bu iki alan, yalnızca dış politika başlıkları değil; doğrudan demokrasi, ekonomi, kurumsal yapı ve toplumsal irade ile bağlantılı hayati konulardır. Bu başlıklarda ilkesel, tutarlı ve net bir siyasal duruş sergilenmesi, partinin topluma güven verme kapasitesini belirleyecektir. Eğitimden sağlığa, ekonomiden tarıma uzanan diğer temel alanlar ise bu ana çerçeveyle uyumlu politikalarla devamında ele alınmalıdır.
Bu politikaların üretilebilmesi için, Genel Sekreterlik (GS) ve Merkez Yönetim Kurulu’nun (MYK) salt idari yapılar olmanın ötesine geçmesi gerekmektedir. Alanında yetkin, bu görevleri hayata geçirmeye nitelikli zaman ayırabilen, komiteler ve komisyonlar aracılığıyla çalışabilen ve kolektif üretime açık kadrolar, bu dönüşümün en önemli taşıyıcısı olacaktır.
CTP’nin önemli bir avantajı da sivil toplum örgütleri ve sendikalarla kurduğu güçlü iletişim geleneğidir. Yeni dönemde hedef, bu güçlü zemini korumakla yetinmeyip daha da geliştirmek olmalıdır. Daha düzenli, daha katılımcı ve daha derinlikli ilişkiler, partinin toplumsal karşılığını büyütecek ve CTP’yi yeniden güçlü bir umut odağı haline getirecektir.
Yerel yönetim seçimleri de bu sürecin vazgeçilmez bir parçasıdır. CTP’nin bu bağlamdaki hedefi, yalnızca daha fazla yerel yönetim kazanmak değildir. Hem elinde tuttuğu yerel yönetimlerin sayısını artırmak hem de esas olarak kazanılan yerel yönetimlerde hizmetin niteliğini daha da yükseltmek temel amaç olmalıdır. Tüm halka eşit ve adil hizmet sunan, insanlara hak ettikleri çağdaş ve insanca yaşam koşullarını sağlayan bir yerel yönetim anlayışı, CTP’nin siyasal iddiasını somutlaştıracaktır.
Sonuç olarak, CTP’de şart olan dönüşüm, parti içi bir yeniden yapılanmanın ötesinde, toplumu ileriye taşıyacak siyasal iradenin inşasıdır. Bu iradenin başarıya ulaşması; Genel Başkan ile geçmiş ve gelecek yönetimlerin, tüm liyakatli kadroların ortak akıl ve sorumlulukla hareket etmesine bağlıdır. Bu süreçte bireysel ya da zümresel beklenti ve kaygıların bir kenara bırakılarak, partiyi ve toplumu ileriye taşıyacak en doğru kadroların oluşturulmasına odaklanılması gerekmektedir.
Geçmişin deneyimini, bugünün siyasal gerçekliğini ve gençliğin dinamizmini bir araya getirebilen; kadrolarını en geniş ve en verimli biçimde kullanabilme becerisini gösterebilen bir CTP, yalnızca kendi geleceğini değil, Kıbrıs Türk halkının geleceğini de yeniden umutla şekillendirebilir.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.