“Çok şaşıracaklar”

Yaz mevsimi, her konu, her taraf, tatil havasına girer.

Ülkenin mevsimsel şartları, yaz aylarının, hem hava sıcaklığı, hem de rehavet anlamında tavan yapması, birçok konuyu da erteler.

Yaz sonu, ülkenin gündemi elbette ağırlaşacak.

Parti kurultayları, erken seçim tartışmaları ve tabi ki bir yıl gibi bir süresi kalan, cumhurbaşkanlığı seçimi.

Erken seçim beklentisi, ne kadar gerçekçi, bilemiyorum, fakat esas gündem cumhurbaşkanlığı seçimi olacak.

Bunun yanında her gün başkan adayları artan, UBP kurultayı.

Başbakan Ünal Üstel, daha önce de yazmıştım, kurultayı, ülkenin gündeminde tutmamayı başarıyor.

Bu çok uzun zamandır, olmayan bir şeydi.

Tekrardan sormak gerekirse, erken seçim gündemi, beklentisi ne kadar gerçekçi bir hedef, bunu tüm siyasi partilerin, samimiyetle düşünmesi gerektiğine inanıyorum.

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) son seçimden sonra, meclis dışında kaldı.

Geçtiğimiz şubat ayında parti başkanlığına eski milletvekili ve çalışma bakanı Zeki Çeler getirildi.

Kurultaydan sonra TDP için ne değişti?

Bu soruyu bizzat başkan Zeki Çeler’e sordum.

Başkan Çeler, en başta oluşturulacak parti politikalarına, katkı koyacak, bu uğurda, parti içinde veya dışında çalışacak, konusunda uzman ve deneyimli isimleri çalışma ortamlarına katmakla işe başladıklarını anlattı.

Bir anket çalışması yaptıklarını söyledi ve şöyle devam etti;

“Biz bir anket çalışması yaptık. Çıkan sonuçlar gösteriyor ki, pek çok kesimi şaşırtacağız. Son seçim olumsuz propaganda ve boykot meselesi bizi olumsuz etkiledi. TKP ile birleştik, süreç tamamlandı.

İlk seçim çok farklı olacak, herkes bunu görecek. UBP iktidar da ama ülke bir adım öne gitmedi, gitmiyor. Devleti kuranların kemikleri sızlarken, hayatta olanlarda utanıyor.

Mecliste tek bir muhalefet partisi var. İktidarı ne kadar denetleyebildikleri de ortada. Bugünkü ortamda kimse küçük parti, gücü yok, oyunuzu yakmayın diyemez. Muhalefet ortada. Çok iddialı olarak şunu söylüyorum, %93,78 oranında vatandaş TDP’nin mecliste olması gerektiğini söylüyor, bu bir çalışma ile ortaya çıkmış bir rakamdır. Hem de ciddi bir rakam. Toplum bizim eksikliğimizi gördü.

Biz sadece meclise girip, maaş almak istemiyoruz. Hedef hükümete girmek. Konjonktür bizi kilit parti haline getirecek. Atılan ve atılması düşünülen adımlar var. UBP ve CTP kendi faydaları için, iki partili bir düzen getirmeye çalışıyorlar. Demokrasiyi savunanlar, demokrasiyi oradan kaldırmaya çalışıyor. Sonrasında da başkanlık sistemini getirmeye çalışacaklar. Sırayla da iktidar olacaklar.

Amaç belli, iki büyük parti kalacak ve başkanlık sistemi getirmek isteyecekler. İkisi bir olacak başkanlık sistemi getirecek. Bu resmen partizanlığın daniskasıdır. Bir dönem sen, bir dönem ben. Bu mecliste bize ihtiyaç vardır, bu hükümetlerde bize ihtiyaç vardır. Güç zehirlenmesine kapıldılar. Hep biz olalım diyorlar. Toplumdan kopuk yaşıyorlar.

Bizim de Ankara’dan randevu taleplerimiz oldu, cevap bekliyoruz. Sadece Rum tarafından siyasi parti ve sivil toplum örgütleri ile görüşmeyeceğiz. Türkiye siyasi partileri ve sivil toplum örgütleri ile de iletişim ve diyalog kuracağız, girişimlerimiz sürüyor.”