"İstikrar" vurgusunun ana hedefi

Yayın Tarihi: 02/09/24 07:00
okuma süresi: 4 dak.

Ağustos ayı da bitti, aslında yaz mevsimi bitti, eylül ayı ilk günlerden, sonbaharı yaşatmaya başladı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) kurultayına, sayılı günler kaldı.

20 gün sonra UBP üyesi kararını sandığa yansıtacak.

Bu süreçte en çok konuşulan, öne çıkan, tekrarlanan bir kelime var.

“İstikrar” kelimesi, bu kurultay sürecinin, ana başlığı oldu.

Hatta kelime UBP içinde çıkıp, siyasi literatüre, köşe yazılarına, TV programında tartışmalara, muhalefetin eleştiri argümanlarına neden oldu.

Kurultay için kullanılan bir kelimeden öte, ülkeye mal edildi, bir genel seçim havası yaşanmasına sebep oldu, son zamanlarda siyaseten en önemli eleştiri, istikrar söylemine yapılıyor.

Hem UBP içi muhalefet, hem de UBP’nin siyasi rakipleri, aynı eleştiri noktasında buluştu:

Ülkede istikrar var mı, yok mu?

İstikrar hangi anlamda var veya hangi anlamda yok?

Kime göre, neye göre, hükümetin icraatlarına mı, süresine mi bağlı, bu istikrar vurgusu.

İstikrar, yani kararlılık, süreklilik, devamlılık, ya da tam tersi, bu söylenenlerin olmadığı bir gidişat.

Elbette hepsi tartışılabilir.

Peki, işin özü, gerçeği nedir?

Yani, UBP Başkanı, UBP Başkan adayı, Başbakan Ünal Üstel, kurultay propagandasını “istikrar” kelimesi üzerinden kurgularken amacı neydi, neden bu vurguyu yaptı? Yapıyor, ısrarla vurguluyor.

Hedef kitle, tabii ki UBP üyeleri.

Ünal Üstel kendi parti tabanına, üyelerine bir mesaj veriyor.

Geçmişten, bugüne hatırlatmalar yapmaya çalışıyor.

Çok uzak değil aslında, yakın tarihte, UBP kurultayları hep tartışmalı oldu.

Rahmetli İrsen Küçük, eski bakanlardan Ahmet Kâşif, Sunat Atun, Hasan Taçoy sonrasında Hüseyin Özgürgün formülü, iç sıkıntılarla sorunlar yaşayan, mahkemelik olan, hükümet kuramayan, erken seçim kararı alan, bölünen, seçimde ciddi şekilde kayıplar yaşayan.

Rahmetli İrsen Küçük ’ün mahkeme koridorların da bir fotoğrafı var, birçok insanın hafızasında yer etmiş.

Ve yine bir kurultay, tarihi bir oy oranı ile UBP başkanı olan Faiz Sucuoğlu, yarıştığı Hasan Taçoy, adaylıktan çekilmeler, müdahale tartışmaları, sonunda bugüne kadar uzanan bir süreç.

Bunların hepsi UBP’nin yakın tarihine damga vurmuş, önemli gelişmeler, UBP içinde yaşananlar.

Ünal Üstel, üyesinin, tabanının bunları hatırlamasını istiyor ve “istikrar” diyerek bunlara atıf yapıyor.

İstikrar söylemini şöyle özetliyor;

“Parti olarak yaşadığımız, o sancılı zamanlarda, benden partinin başına geçmem rica edildi, ben de zor bir zamanda bu görevi kabul ettim. Hem partiyi yeniden toparlamak, hem de hükümette olup icraya dönmek zordu.

Bu tartışmaları sonlandırdım. Hükümet kurdum, partiyi bugünlere taşıdım. Eksikler olsa da hükümet olarak, yarım kalan pek çok işi bitirmeye odaklandık. Bundan sonrası, daha kolay olacak, çünkü sıraya koyduğumuz birçok iş bekliyor” diyor.

Evet, ülkenin tartıştığı, sorguladığı, istikrar söylemi esasen UBP üyelerine bir hatırlatma amacı taşıyor.

Yine tekrar edeyim, bu söylem, kurultaydan çıkarılarak, ülke yönetiminin geneline yönelik bir eleştiri haline getirildi.

Doğruluğunu, yanlışlığını tartışmıyorum, ama bir Ünal Üstel söylemi olan “istikrar” tüm siyasetin odak noktası olmuş durumda.


Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Kıbrıs Postası’nın editöryal politikasını yansıtmayabilir.
#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları